Oran, sadece “kaç kazanırım” sorusunu yanıtlamaz. Aslında olasılığı ve değeri fısıldar. Ben her kupona önce oran dilinden bakarım. Çünkü aynı maç üç farklı formatla sunulur. Ve her format zihni başka yöne çeker. Karar kalitesi burada düşebilir. Bu yüzden dili sadeleştirmek gerekir. Ayrıca hızlı dönüşüm, canlı yayında saniyeler kazandırır. Sonuç olarak risk, daha yönetilebilir olur.
Kavramları netleştirelim. Türkiye’de “ondalık” format yaygındır. Çoğu yerde buna “Avrupa” da denir. Ancak “Avrupa” ifadesi, bazı kaynaklarda fraksiyonel oranı anlatır. Ben karışıklığı böyle çözerim. Ondalık = 1.80 gibi rakamlar. Amerikan = +150 / -150. Fraksiyonel = 7/5 gibi kesirler. Üçü de aynı gerçeği anlatır. Fakat zihinsel etkileri farklıdır. İşte bu yazıda köprü kuracağım.
Ondalık oran, bir birimlik bahsin toplam dönüşünü verir. 2.10 demek, kazanç halinde 2.10 birim geri dönmesi demektir. Net kâr 1.10’dur. İmplied probability hesabı çok kolaydır. Formül şudur: 1 / oran. Yani 2.10 için yaklaşık %47.6 çıkar. Ben bu sayıyı ilk bakışta not ederim. Çünkü fiyatın adaletini ancak olasılıkla tartarım. Eğer gerçek olasılığım daha yüksekse değer vardır. Aksi durumda pas geçerim.
Ayrıca ondalık oran, marj okumayı kolaylaştırır. Üç ihtimalli bir pazarda olasılıkları toplarım. Diyelim ki 2.40, 3.20, 3.10 oldu. 1/2.40 + 1/3.20 + 1/3.10 ≈ 0.416 + 0.313 + 0.323. Toplam ≈ 1.052. Fazlalık %5.2’lik kitapçı marjını gösterir. Bu basit ölçüm, satırın kalitesini açığa çıkarır. Sonrasında line shopping daha anlamlı olur. Böylece gereksiz sürtünmeden kaçınırım.
Amerikan formatında artı işareti, 100 birimdeki net kârı anlatır. +150, 100 birimde 150 birim kâr demektir. Toplam dönüş ondalıkta 2.50’ye denktir. İmplied probability formülü nettir. +X için 100 / (X + 100). Yani +150 için %40 çıkar. Eksi işareti favoriyi gösterir. -150, 150 yatırıp 100 kâr alırsın. Toplam dönüş ondalıkta 1 + 100/150 yani 1.666… olur.
Bu formatın önemli bir etkisi vardır. Eksi işareti riski büyütür gibi hissettirir. Oysa risk değil, fiyat anlatılır. Ben bu tuzağı engellemek için her eksi değeri hemen ondalığa çeviririm. -135 görünce aklımda 1 + 100/135 hesaplarım. Yaklaşık 1.74 çıkar. Sonra aynı pencerede olasılığı bulurum. |X| / (|X| + 100). -135 için %57.4 eder. Bu iki adım zihni sakinleştirir.
Fraksiyonel format “kâr / bahis” mantığıyla çalışır. 7/5 gördüğünde 5 birim yatır, 7 birim kâr al demektir. Toplam dönüş ondalıkta 1 + 7/5 yani 2.40 olur. İmplied probability hesabı yine pratik ilerler. Denklemi b/(a+b) şeklinde okurum. 7/5 için 5/(7+5) yani %41.7 çıkar. Bu formül özellikle at yarışlarında çok işime yarar.
Fraksiyonel oran, avantajı da saklayabilir. Çünkü büyük kesirler zihni yorar. 13/10, 23/20, 4/7 gibi değerler hızlı akmaz. Ben iki numaralı kısayol kullanırım. Önce ondalığa çeviririm. Sonra olasılığı çıkarırım. Eğer canlıda zaman darsa yalnızca birini yaparım. Genelde ondalık dönüşüm yeter. Çünkü karar penceresi çok kısadır.
Her oran, gizli bir olasılık taşır. Bu olasılık “implied probability”dir. Formülleri basitçe akılda tutmak gerekir. Ondalıkta 1/odds. Amerikan pozitif için 100/(X+100). Amerikan negatif için |X|/(|X|+100). Fraksiyonelde b/(a+b). Ben bu dört kuralı not defterimin kapağına yazdım. Zamanla ezberlenir. Böylece hata riski azalır.
Değer hesabı ise bir adım ötededir. Beklenen değer, uzun vadeli sonuçları anlatır. EV = p_gerçek × getiri – (1 – p_gerçek) formülü iş görür. Ondalıkta getiri “oran”dır. Örnek verelim. On dalık 2.20, implied %45.5. Ben gerçek olasılığı %50 ölçüyorsam EV = 0.50×2.20 – 0.50. Sonuç 0.60 çıkar. Bu pozitif bir beklentidir. Yani aynı hatayı tekrar etmezsem çizgi yükselir.
Canlıda süre kısadır. Bu yüzden iki kısayola güvenirim. Birincisi, -X’ten ondalığa “1 + 100/X”. İkincisi, +X’ten ondalığa “1 + X/100”. Gözüm bu iki şemayı artık refleks okur. +120 görünce 2.20 derim. -200 görünce 1.50 derim. Sonra olasılık için ikinci bir refleks eklerim. -200’ün implied değeri 200/300, yani %66.7’dir. Bu refleksler, panik hamleleri azaltır.
Ayrıca fraksiyonelde pratik bir köprü kullanırım. “a/b” değerini önce ondalığa taşırım. 1 + a/b. Ardından olasılık için b/(a+b). Bu iki adım genelde 5 saniyeden az sürer. Telefon notlarına küçük bir rehber bıraktım. İlk zamanlarda oradan bakardım. Şimdi bakmıyorum. Ancak yeni başlayanlara o not çok hız kazandırır. Hata payı düşer.
Oran hareketi bilgi akışını yansıtır. Ancak her oynama gerçek haber değildir. Bazen likidite yönlüdür. Bazen de model güncellemesidir. Ben hareketi iki filtreyle izlerim. Önce implied değişimini ölçerim. Sonra marjın sabit kalıp kalmadığına bakarım. Eğer marj artmışsa fiyat cazip görünse bile değersizleşebilir. Böyle anlarda beklerim. Piyasa sık sık denge bulur.
Hatalı algıların başında “yuvarlak ondalık etkisi” gelir. 2.00 kulağa adil gelir. Oysa 1.98 ile 2.02 arasında ciddi fark vardır. Benim rutinim nettir. Psikolojik eşikleri sayıya çeviririm. 2.00 = %50 implied. 1.90 = %52.6 implied. 2.10 = %47.6 implied. Bu basit hatırlatmalar, duyguyu susturur. Karar, hesaba döner.
Ben her maça aynı sırayla yaklaşırım. Önce olasılığı çıkarırım. Sonra oran formatına bakarım. Ardından implied değeri hesaplarım. En son marjı ölçerim. Eğer dört adım uyumluysa işlem yaparım. Aksi durumda pas geçerim. Bu sırayı yıllardır bozmam. Çünkü düzen, duyguyu küçültür. Ve canlıda düzen en değerli araçtır.
Kapanışı net yapayım. Formatlar farklı görünse de gerçek aynıdır. Ondalık hızlıdır, Amerikan zihni uyarır, fraksiyonel ayrıntı gösterir. Yine de hepsi aynı olasılığı taşır. Bu yüzden köprüleri ezberle. 1/odds, 100/(X+100), |X|/(|X|+100), b/(a+b). Marjı topla ve fiyatı tart. Sonuç olarak oranı okuyunca maç değil, değer konuşur. Benim kararlarım da tam bu noktada berraklaşır.
Spor Bahisleri